Translate

20 Aralık 2012 Perşembe

OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE ÖZ BAKIM BECERİLERİ


            Duygusal ve toplumsal etkileşimin güçlü, ilişkilerin dengeli sürdüğü aile ortamında,yeterli güven, sevgi ve sevecenlik içinde büyüyen çocuklar, gelişimleri için gerekli deneyimleri elde edebilirler. 
Bu tür aile ortamlarında, aile üyelerinin kendilerine düşen sorumlulukların bilincinde olarak, çocuğa bağımsızlık yolunda yeterli fırsatları sunması, onun sağlam bir kişilik yapısına sahip olmasının yanı sıra yaşamını devam ettirmede önemi olan bazı temel alışkanlıkları kazanmasını da sağlayacaktır.
            Çok erken dönemden itibaren temelleri atılmaya başlanan; yemek yeme, giyinme-soyunma, temizlik, tuvalet vb. öz bakım la ilgili alışkanlıkları kazandırmada özellikle annelere büyük görevler düşmektedir.
            Normal çocuklar, öz bakım ve günlük yaşam becerilerini zihinsel gelişim düzeylerine ve bedensel olgunluklarına paralel olarak kazanırlar. Çocuğun becerileri kazanması iki biçimde olur birincisi çocuğun yetişkinleri gözlemleyerek onları model almasıyla olur; ikincisi de yetişkinlerin çocuğa destek vermesi sonucu gerçekleşir.
           Öz bakım becerileri ile günlük yaşam becerileri birbirileriyle ilişkilidirler ve bu beceri gruplarını birbirinden ayıran kesin çizgiler bulunmamaktadır. Kimi, giyinme becerilerini öz bakım becerisi olarak ele alırken kimi de günlük yaşam becerisi olarak kabul etmektedir. Öz bakım ve günlük yaşam becerileri şöyle sıralanabilir
36-60 Ay
1. Düğmesiz ve bağsız giysileri yardımsız giyinir.
2. Yardımla saçını tarar.
3. Giysisindeki büyük düğmeleri ilikler-çözer.
4. Giysilerinin önünü-arkasını ayırt eder.
5. Ellerini yıkar.
6. Dişlerini fırçalar.
7. Sözel ipuçları ile tabakları, peçeteleri, çatal ve kaşıkları doğru yerleştirerek sofra kurmaya yardım eder.
8. Boyuna uygun bir askıya ceketini veya hırkasını asar.
9. Masada kirlettiği kendine ait yeri temizler.
10. Gece gereksinim duyduğunda uyanır ve tuvalete gider.
11. Burnunu mendille siler.
12. Ev ilerine yardım eder.
13. Kendisine ait eşyaları toplar.
14. Yardım ile bıçak kullanır.
         Öz bakım becerilerini kazanamamış bir çocuk ailesi için büyük bir yüktür. Çocuğun aileye bağımlılık düzeyi, öz bakım becerilerini kazanma düzeyi ile aynı doğrultudadır. Öz bakım ve günlük yaşam becerilerini kazanan bireyin başkalarına olan bağımlılığı azalır ve ayakları üzerinde durmayı ve yaşamını bağımsız sürdürmeyi öğrenir.
          Yaşamın ilk altı yılını kapsayan dönem çocukların gelişimlerinin hızlı olduğu, karakter ve kişilik yapısının şekillenmeye başladığı en önemlisi bazı temel alışkanlıkların kolayca kazandırılabildiği çocuğun yaşamındaki en önemli yıllardır. Bu dönemde çocuğa kazandırılacak temel alışkanlıklar, zamanla, yönlendirmeyle ve özellikle de tekrara bağlı olarak kazanılmış davranışlara dönüşmektedir. Kazandırılan bu temel alışkanlıklar; bireyin yaşadığı doğal ve toplumsal çevreye uyumunu sağlayan davranışlardır, bu davranışlar bir kez kazanıldıktan sonra tekrarlanarak çoğu kere yaşam boyu varlıklarını sürdürürler.
            Çocuğa bu önemli dönemin başlangıcında iyi ve doğru alışkanlıkların kazandırılmaya çalışılması çok önemlidir. Bu konuda aileye ve okulöncesi eğitimcilerine büyük görevler düşmektedir.En hızlı gelişme çağı olan okulöncesi dönemde, çocuğa kazandırılacak olan öz bakım becerileriyle ilgili temel bilgi ve alışkanlıklar onun sağlıklı bir birey olarak yetişmesini sağlayacak ve gelecek yaşamda bağımsız, kendine yeten, topluma uyumlu, olumlu davranışlara sahip bir birey olmasına zemin hazırlayacaktır. Çocuğun yaşamındaki bu kritik dönemde yemek yeme, giyinme-soyunma, temizlik, tuvalet, tehlikelerden korunma gibi öz bakım becerilerinin kazanması gerekir.
          Öz bakım becerilerinden biri olan yemek yeme konusundaki tutumlar çok erken yaşta ortaya çıkar ve zamanla gelişir. Çocuğun okulöncesi çağlarda kazandığı yemek yeme alışkanlığı hayatının daha sonraki dönemlerini etkileyecek, yaşanılan olumsuzluklar ileride ortaya çıkabilecek beslenme sorunlarının temelini oluşturacaktır. Çünkü beslenme çocuğun fiziksel, zihinsel, duygusal gelişmesini ve sosyal davranışlarını doğrudan etkilemektedir.

          
   Çocuğun kazanacağı öz bakım becerilerinden olan giyinme, beceri isteyen bir takım davranışların birbiri ardına yapılmasını gerektirmektedir. Belirli olgunluğa erişmeden giyinme soyunma ile ilgili davranışların yapılması çocuktan beklenilmemelidir. Çocukla ilgili diğer tüm davranışlarda olduğu gibi giyinme-soyunma ile ilgili davranışların kazandırılmasında da sabırlı olmalı, çocuk özgür bırakılmalıdır. Son yıllarda giyim sektörü okul öncesi çağı çocukları için üretilen giysilerde, bu yaş çocuğunun kendi başına yardım almadan giyinebileceği şekilde kolaylıklar yapmıştır. Bu da çocuktan daha fazla beceriyi başarmasını beklememizi sağlamaktadır. Ancak, özellikle annelerin bu konudaki becerilerin gelişmesi için çocuklara gereken fırsatları vermeleri oldukça önemlidir.

              Çocuğun sağlıklı bir hayat sürmesinde önem taşıyan temizlik ve tuvalet alışkanlığı kazandırılırken, ebeveynlerin tutumları bu becerilerin yerleşmesinde önemli rol oynamaktadır. Çocuğa iyi model olmanın yanı sıra onun bu alışkanlıkları ile ilgili davranışlarını gözlemlemek ve gerektiğinde onu istenilen davranışa yönlendirmek, alışkanlıkların kazanılmasını çabuklaştırarak kalıcı olmasını sağlayacaktır. Çocuğun vücudu ve vücut fonksiyonlarına karşı duyarlılığı, bu becerilerin çocuk açısından ne denli önemli olduğunu ortaya koymakta, tuvalet vb. becerilerin kazandırılmasında bizlere yardımcı olmaktadır
             Çocukların küçük yaşlardan itibaren kazanmaları istenilen bir başka öz bakım becerisi de tertip düzendir. Çocukla kurulan iyi bir iletişimle bu konuda kazandırılmak istenenlere ulaşılabilir. Okulöncesi çocuğunun belirgin özelliklerinden birisi, yetişkinin yaptığı her şeye karşı büyük ilgi duymasıdır. Bu nedenle oyunlarında daha çok yetişkinin günlük etkinliklerini taklit eden kız ya da erkek çocuk, evde anneye yardım etmekten, sofra kurmaktan, çamaşır toplamaktan, toz almaktan vb. büyük zevk duyar. Bu tür etkinliklerde çocuğun bu konularda beceri kazanmasını kolaylaştırır. 
            Çocukluk yılları, çocuğun dikkatsizliği, ilgisizliği, aceleciliği nedeniyle birçok tehlikelerle karşılaştığı dönemdir. Bu dönemdeki kazalar zaman zaman tüm yaşamı etkileyebilecek sağlık problemleriyle sonlanabilir. Yaşamın ilk yıllarında ev, çocukların ilk kaza tecrübelerini yaşadıkları yerdir. Çocukların evde ve yakın çevrelerinde maruz kalabilecekleri birçok kaza vardır. Bu konuda ebeveynlerin çocuğu bilinçlendirmesi onun kendini tehlikelerden korumasını sağlayacaktır.
            Çocuğa okul öncesi dönemde kazandırılacak öz bakım becerileri, bir yönüyle onun gelecek yaşantısına güvenle bakılmasını sağlayacaktır. Bu konuda bilinçli olarak verilen eğitimin katkıları büyüktür. Yapılan çalışmalar, annelerin eğitim düzeyinin yükselmesinin, çocukların öz bakım becerilerine olumlu katkılar sağladığını ortaya koymaktadır. Okulöncesi eğitim kurumuna giderek sistemli eğitimden yararlanan, gün içindeki rutin etkinliklerle öz bakım becerilerine yönelik davranışları tekrarlama fırsatı bulan çocukların, öz bakım becerilerine yönelik davranışları yapmalarında okul öncesi eğitim almayan çocuklara göre farklılıklar olduğu görülmektedir. Bu konuda annelere düşen sorumluluk oldukça fazladır.
Okul öncesinde çocuklara verilen eğitimle öz bakımın kazandırılması çok önemlidir.Gelecek hayatta bu deneyimler onun karakterini belirleyecektir.
 (alıntıdır )


Hiç yorum yok: